Aslına bakılırsa ; satrancın kökeni hakkında tarih boyunca çeşitli tezler ve düşünceler ileri sürülse de genel olarak Hindistan merkezli Asya kıtasında ortaya çıktığı var sayılmaktadır. Peki bu yargılara nasıl ulaşabiliyoruz ?
Bana göre satrancın ortaya çıktığı yer hakkında en önemli ip uçlarını satrancın taşları vermektedir.Şöyle ki : satrancı icad eden insanlar , çevrelerinde gördükleri bir takım nesneleri fügürsel şekilde oyunlarına monte etmişlerdir. Özellikle * Fil * ve *At * Asya kıtasında yaygın olarak mevcut bulunan hayvanlardır. Tarih boyunca Hint ve Pers orduları en büyük zaferlerini ordularında bulunan devasal boyuttaki filler ve süvari atlılar sayesinde kazanmışlardır. Eğer satrancı Hintliler değil de İskandinav insanları icad etmiş olsalardı, at ve fil gibi taşların etkin olması yerine * Ren Geyiği * veya * Fok Balığı * olabilirdi ya da Arabistan'da * Deve * , Avustralya kıtasında * Kanguru * ..
Aslında satrancın ortaya ilk çıktığı dönemlerde en önemli işlevi ; düşüncelerle savaş stratejilerini geliştirmekti : * Kale * savunmanın olmazsa olmazı , saldırı da en ön saflarda bulunan piyada askerler (piyon) , atlı süvariler (at) , devasal boyutta savaşçı Asya filleri (fil ) , komutan (vezir ) ve kral (şah).. Tipik bir Hint ordusunun figürlerinin yansımasıdır satranç aslında .. Ömrünün büyük bir kısmını denizlerde savaşarak geçirmiş olan bir Vikingliye göre ordusunda filler , atlar bulunduran bir oyun ne ifade eder bilmiyorum ama eğer satrancı Vikingler icad etseydi satranç tahtasında at ve fil gibi hayvan figürlerinin olmadığı , piyonların ise yerini korsan figürlerine bıraktığı bir oyun olabilirdi ..
Tarih boyunca satranç oyunu zaman zaman büyük değişimlere uğradığı görülsede çok fazla tutmamıştır , mesela Timur Devleti'nin kurucu Timur Han'ın çok sevdiği bir oyun olan satranç üzerinde değişiklikler yaptığı bilinmektedir.
Timur ; değişimler yaptığı satrancına : Deve ve Zürefa hayvan figürlerini de eklemiş ve oyundaki taş sayısını arttırmıştır. Akabinde bu tarz bir satranç tarihe *Timur Satrancı * olarak geçmiştir. Timur'un 1370 yılından itibaren Irak, İran ve Suriye bölgesine karşı yaptığı seferlerle düşman ordularında çok sayıda savaşçı deve görmüştür , bunun üzerine satrancına deveyi figürünü de eklemiştir. Zürefa fügürüne gelince ; Farsça bir kelime olarak Türkçe'ye geçtiği için bölge halkının yakinen bildiği bir hayvandır ,her ne kadar Asya bölgesinde pek zürefa yaşamasa da Timur Han'a yabancı elçiler tarafından hediye olarak zürefa getirildiği rivayetler edilmektedir. Timur'un bu hayvanı sevdiğinden mi yoksa ilginç bulduğundan mıdır bilinmez zürafa figürünü de oyununa dahil etmiştir.
Sonuç olarak şunu unutmamalıyız ki tarihte rol almış büyük düşünürlerin çoğu , aynı zamanda çok iyi birer satranç oyuncularıdır . Ve onlar şunu biliyordu ki ; iyi bir satranç hamlesi için taşı hareket ettirebilecek asıl gücün bir elin parmaklarında değil , mukayeseli bir aklın düşüncelerinde olmasıydı ..
Saygılarla ..
Mahmut bey paylaşım için çok teşekkürler yazılarınızın devamını bekliyoruz. =)
YanıtlaSilteşekkürler :)
YanıtlaSil